NEUROMARKETING

2 Yorum
10 Nisan 2013
Kategori Pazarlama
Etiketler , ,
Paylaş

yazi

Bir müşteriye  bir belge, bir anket mi doldurtmak istiyorsunuz? Veya bir bağış mı toplamak amacınız?

Her iki durumda da, daha başarılı olmak istiyorsanız kolay okunur bir dokümana ihtiyacınız var. Hyunjin Song ve Norbert Schwarz tarafından yapılan araştırma sonucuna göre, bir metinden aldığımız mesaj, o metnin yazı karakterinin basit ve zor okunur olmasından etkileniyor. Tüm hikaye, basit ve kolay okunur bir karakterde bitiyor.

Araştırmacılar, uzun sürede okunan mesajlara olan bağlılık oranının düşük olduğu görüşünde. Zor okunan bir mesajı da irdelemek ve uygulamak daha uzun süre alıyor.

Bunu ispat etmek için Song ve Schwarz iki gruba aşağıdaki aynı mesajı iki farklı yazı karakter ile yazıp deneyi gerçekleştirmiş. Denekler mesajı okuyup, okuduklarını uygulamaları istenmiş. Bu süreler ölçülmüş.

Herkesin bildiği Arial ile, daha sanatsal ve değerli gibi gözüken Brush karakterleri kullanılmış.

okunur

Sonuç çarpıcı: yaklaşık 15 dakikaya karşılık sadece 8 dakika! Neredeyse yarı yarıya…

Benzer bir deneme de suşi tarifi için denenmiş. “Arial” karakterleri ile yazılmış tarifi okuyanlar talimatları 5.6 dakikada bitirirken, “Mistral” karakterleri bu süreyi 9.3’e çıkarmış.

Zihinsel Pazarlama mesajı açık; zihnimiz, basit ve kolay okunur mesajları çabuk algılayıp, daha çabuk bağlanıyor, kabul ediyor. Konu ‘idrakin akıcılığı’ olduğu için, cümlenin yapısı da kolay yapıda olmalı ve basit kelimelerden oluşmalı.

Bu toplamda, zihnin harcadığı çabayı azaltıp, mesajı ve talimatları daha kolay kabul etme ve uygulama olarak geri dönecektir.

“Yazı Karakterleri Ne Kadar Etkili?” için 2 yanıt

  1. Paylaşımınızı büyük bir keyif ile okudum, 30 yıldır reklam sektörüne hizmet veriyorum bu vb. kavramları açıklamakla geçti yıllarımızın çoğu, keyfi davranışlarla yapılan kampanyalar, tasarımlar ben yaptım oldu tarzındaki yaklaşımlar bu ülke girisimcilerine büyük zararlar verdi, bunların konuşulup girişimcilere aktarılacağı platformların çoğalması ve bu konuda fikir üretenlerin bu işin altına elini koyması gerektiği görüşündeyim.
    Konu ile ilgili saatlerce konuşabiliriz, sesimizi duyurabilmek için ama öncelikle bir arada aynı yapi altında bir araya gelmemiz gerekir.
    Saygılarımla.

    • Deniz Öztaş dedi ki:

      Aydın Bey,

      Değerli yorumlarınız için teşekkürler.
      Zihinsel Pazarlama esaslarını paylaşmak için Farklı Eğitimler Akademesi vasıtasıyla eğitimler Mayıs ayından itibaren açılacak.
      En kısa sürede tanışmak dileğiyle.

      Saygılarımla,
      Deniz Öztaş

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Hakkında

“BEYNİNİ OKUYAN ADAM”

Deniz Öztaş; TED Ankara Koleji, ODTÜ Makine ve ODTÜ İşletme Yüksek Lisansı ile 18 senelik eğitim hayatında öğrendiklerini 2006 sonrasında unutma sürecine girip, yeniden öğrenmeyi seçti, yeniden bir yolculuğa başladı...

Devamı...

NeuroMarketing Business Association Resmi İş Ortağı

neuromarketing business association

Takip Et

Popüler Yazılar

  • Zihnimizde Kaç Kişi Var?

      Şu ana kadar beyni üç ana kısımda inceledik; eski beyin (sürüngen), orta beyin (memeli) ve yeni beyin (mantık)… Eski beyin, sürüngen beynimiz ve en ilkel olmasına rağmen büyük patron olan ve kendini guvende hissetmediği zaman kontrolü başka kimseyen bırakmayan kısım. Orta beyin ise duygusal olan memeliler ile benzeşen kısım. Yeni beyin ise özellikle hiç bir canlıda bu kadar gelişmemiş... Devamı »

  • İlk Müşteriniz Çalışanınız

    Ürününüz ne olursa olsun, son kullanıcıya ulaşana kadar bir çok çalışanız ve sizin için satış yapan bir firmanın elinden geçer ürün. Tüm bu yolculuk boyunca emek sarf eden insanların sizin ürününüzü satmaları için iyi bir neden’leri olması gerekir. Sadece para kısa dönemli ve kalıcı olmayan bir faktördür. Daha iyi bir maaş, daha ucuz bir ürün her şeyi bir anda alt... Devamı »

  • Bilinçaltı ve Müşteriyi Okumak

    Zihinsel Pazarlamanın işi beyinle, dolayısıyla zihinle… Zihni ise bilinçli ve bilinçsiz, daha doğrusu bilinç ve bilinçaltı oluşturuyor. Bilinçaltı ismi ile Google ‘görsel’ olarak araştırdığınızda karşınıza ürpertici görseller çıkabiliyor. Bunun en temel sebebi anlamadığımız, elde tutamadığımız kavramlardan genellikle korkuyor olmamız. Psikolog Scott Peck’in tabiri ile zihnimizi toplam bir daire oluşturursa, bilinçaltı bu dairenin %95 veya biraz daha fazlasını temsil etmektedir. Eğer... Devamı »

  • Dikkat Dağınıklığı ve Dürtüler mi? Prefrontal Korteks!

    Zihnimiz… Biz mi onu kullanıyoruz, o mu bizi? Amacı bizi hayatta tutmak, bu sebeple asgari düzeyde enerj harcayarak bizi hayatta tutacak ve türümüzü devam ettirecek kararlarımızı otomatik olarak bilinçaltından veriyor… Biz farkında değilsek onun kararları doğrultusunda yaşıyoruz hayatımızı. Özgür iradenin olmadığını sorgulayan birçok kişinin düştüğü tuzak zihnin gözlemleyebildiğimizin farkında olmamak. Gözlemleyebiliyoruz, gözlemliyorsak ondan farklı bir şeyizdir. Onun davranışlarını izler ve... Devamı »

  • Kaygı ve Saplantı mı? Singulat Sistem!

    Hayat, devamlı bir hareket ve değişim demektir. Sabit ve sert gözüken kaya bile atom seviyesinde titreşim ve hareket halindedir. Bunun aksine zihnimiz, özellikle sürüngen beynimiz bizi hayatta tutmak ve güvenli bir ortam sağlamak için değişiklikten hiç hoşlanmaz. Bunun aşırı düzeyde olması ise bize ciddi sıkıntılar yaratabilir. Bu konu ile ilgili sağlıklı çalışması gereken bölge ise pek duymadığınız bir kısımdır: Singulat... Devamı »