NEUROMARKETING

Yorum Yok
30 Kasım 2018
Kategori Pazarlama, Yönetim
Etiketler , , , ,
Paylaş

Ürününüz ne olursa olsun, son kullanıcıya ulaşana kadar bir çok çalışanız ve sizin için satış yapan bir firmanın elinden geçer ürün. Tüm bu yolculuk boyunca emek sarf eden insanların sizin ürününüzü satmaları için iyi bir neden’leri olması gerekir. Sadece para kısa dönemli ve kalıcı olmayan bir faktördür. Daha iyi bir maaş, daha ucuz bir ürün her şeyi bir anda alt üst edebilir. Sürüngen beyin nedenlerle ilgilenir, Limbik sistem ise nasıllar ile… Kararlarımızın %90’nından sorumlu olan bu iki kısmı görmezden gelemeyiz.

İlk önce kendi çalışanımız, kendi ürünümüze inanmalı. Denemeli, kullanmalı ve hatta geri bildirim vermeli. Ürünler çok pahalı olsa da onlara uygun koşullarla satış yapılmalı, ürünleri deneme odaları yapılmalı. Eğer ürün deneyim veya servis ise, bu tecrübeyi onlar da yaşamalı. Kurumsal bir ürün satıyorsanız, ürünün neden satıldığını ve nasıl faydası olduğu iyice anlatılmalı. Tüm bu sürece ürünü en son noktada satan kişileri de dahil etmek akıllıca olacaktır. Böylece ürün son kullanıcıya kadar giderken sistemde çalışan herkes bir şekilde ürünle deneyimi olmuş olacaktır.

Neden mi? Eğer çalışanlarınız ürünlerinize inanmıyorsa, irtibatta olduğu iş ortaklarına veya son kullanıcılara inanıyormuş gibi yapıyorsa, karşı tarafın ayna nöronları bunu fark ediyor. Yapılan araştırmaların neticesinde ayna nöronlar bizim diğer beyinlerle olan bağımızı ispatlıyor. Beynimiz biz bilinçli olarak fark etsek de etmesek de, karşı tarafın duyguları da aynalıyor.

Tüm bu çabanın diğer bir faydası ise çalışanların mutluluğu. Ne kadar çok kişi ürünleri kullanır, onların iyileştirmesi sürecinde rolü olduğunu hissederse, o kadar kendini o firmaya ait hisseder. Kendi ait hissettiğinde ortaya çıkan serotonin hormonu bağlılığı ve dolaysıyla memnuniyeti artırır.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Hakkında

“BEYNİNİ OKUYAN ADAM”

Deniz Öztaş; TED Ankara Koleji, ODTÜ Makine ve ODTÜ İşletme Yüksek Lisansı ile 18 senelik eğitim hayatında öğrendiklerini 2006 sonrasında unutma sürecine girip, yeniden öğrenmeyi seçti, yeniden bir yolculuğa başladı...

Devamı...

NeuroMarketing Business Association Resmi İş Ortağı

neuromarketing business association

Takip Et

Popüler Yazılar

  • Zihnimizde Kaç Kişi Var?

      Şu ana kadar beyni üç ana kısımda inceledik; eski beyin (sürüngen), orta beyin (memeli) ve yeni beyin (mantık)… Eski beyin, sürüngen beynimiz ve en ilkel olmasına rağmen büyük patron olan ve kendini guvende hissetmediği zaman kontrolü başka kimseyen bırakmayan kısım. Orta beyin ise duygusal olan memeliler ile benzeşen kısım. Yeni beyin ise özellikle hiç bir canlıda bu kadar gelişmemiş... Devamı »

  • İlk Müşteriniz Çalışanınız

    Ürününüz ne olursa olsun, son kullanıcıya ulaşana kadar bir çok çalışanız ve sizin için satış yapan bir firmanın elinden geçer ürün. Tüm bu yolculuk boyunca emek sarf eden insanların sizin ürününüzü satmaları için iyi bir neden’leri olması gerekir. Sadece para kısa dönemli ve kalıcı olmayan bir faktördür. Daha iyi bir maaş, daha ucuz bir ürün her şeyi bir anda alt... Devamı »

  • Bilinçaltı ve Müşteriyi Okumak

    Zihinsel Pazarlamanın işi beyinle, dolayısıyla zihinle… Zihni ise bilinçli ve bilinçsiz, daha doğrusu bilinç ve bilinçaltı oluşturuyor. Bilinçaltı ismi ile Google ‘görsel’ olarak araştırdığınızda karşınıza ürpertici görseller çıkabiliyor. Bunun en temel sebebi anlamadığımız, elde tutamadığımız kavramlardan genellikle korkuyor olmamız. Psikolog Scott Peck’in tabiri ile zihnimizi toplam bir daire oluşturursa, bilinçaltı bu dairenin %95 veya biraz daha fazlasını temsil etmektedir. Eğer... Devamı »

  • Dikkat Dağınıklığı ve Dürtüler mi? Prefrontal Korteks!

    Zihnimiz… Biz mi onu kullanıyoruz, o mu bizi? Amacı bizi hayatta tutmak, bu sebeple asgari düzeyde enerj harcayarak bizi hayatta tutacak ve türümüzü devam ettirecek kararlarımızı otomatik olarak bilinçaltından veriyor… Biz farkında değilsek onun kararları doğrultusunda yaşıyoruz hayatımızı. Özgür iradenin olmadığını sorgulayan birçok kişinin düştüğü tuzak zihnin gözlemleyebildiğimizin farkında olmamak. Gözlemleyebiliyoruz, gözlemliyorsak ondan farklı bir şeyizdir. Onun davranışlarını izler ve... Devamı »

  • Kaygı ve Saplantı mı? Singulat Sistem!

    Hayat, devamlı bir hareket ve değişim demektir. Sabit ve sert gözüken kaya bile atom seviyesinde titreşim ve hareket halindedir. Bunun aksine zihnimiz, özellikle sürüngen beynimiz bizi hayatta tutmak ve güvenli bir ortam sağlamak için değişiklikten hiç hoşlanmaz. Bunun aşırı düzeyde olması ise bize ciddi sıkıntılar yaratabilir. Bu konu ile ilgili sağlıklı çalışması gereken bölge ise pek duymadığınız bir kısımdır: Singulat... Devamı »